Kaynak : ( www.denizhaber )
24.02.2020 Üçüncü Sondaj Gemisi Birkaç Hafta İçinde Türkiye’de’
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, İstanbul’da düzenlenen enerji zirvesinde yaptığı konuşmada Türkiye’nin üçüncü sondaj gemisinin İngiltere’den alındığını ve birkaç hafta içinde Türkiye’de olacağını bildirdi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, 3. Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Zirvesi’nin özel oturumuna konuk oldu. Bakan Dönmez, burada gündeme ilişkin soruları cevapladı. Dönmez, “Üçüncü sondaj gemisini İngiltere’den alıyoruz. Geminin liman işlemleri için süreç devam ediyor, birkaç gün içinde seyre başlayacağını ve birkaç hafta içinde Türkiye’de olacağını söyleyebilirim. Gemimizin ismi henüz belirlenmedi. Cumhurbaşkanımızdan isim babası olmasını isteyeceğiz. Geminin Akdeniz’de çalışma ihtimali yüksek ama uzun süre çalışmaya ara verdiğimiz Karadeniz’e de gemilerimizden birini gönderebiliriz. Ayrıca, dost ve kardeş ülkelerden bizden teknik hizmet almak için talepler geliyor. Onları da değerlendirebiliriz” diye konuştu.
EastMed Boru Hattı Projesi’nin ekonomik karşılığı bulunmadığını ve hukuki zeminden yoksun olduğunu belirten Dönmez, “Bu projenin hayata geçmesi bana göre bir hayal” dedi.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de 2 sismik arama ve 2 sondaj gemisiyle hidrokarbon arama çalışmalarını devam ettirdiğini ifade eden Dönmez, Libya ile yapılan deniz yetki mutabakat anlaşmasıyla Doğu Akdeniz’deki yetki alanlarının netleştirildiğini söyledi.
Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı (TANAP) ve TürkAkım’ın Türkiye’nin enerji arz güvenliği için önemli projeler olduğunu vurgulayan Bakan Dönmez, “Bu iki proje bizim ulusal enerji arz güvenliğimize katkı sağlayacak” dedi.
“BURADA DA AĞIRLIKLI OLARAK LİTYUM PİLLER GÜNDEMDE”
Dönmez, dünya bor rezervlerinin yüzde 70’ine sahip Türkiye’nin bu pazardaki payının da yüzde 60 seviyesinde olduğunu aktardı. Bakan dönmez konuşmasının devamında, “Batarya teknolojisinde çok hızlı bir gelişim yaşanıyor. Elektrikli otomobilde de en kritik nokta batarya. Bataryada hem arabanın ağırlığının artmaması hem de hacmin küçük olması gerekiyor. Ayrıca, depolanan enerji miktarının da yüksek olması gerekiyor. Burada da ağırlıklı olarak lityum piller gündemde. Çin, lityum pil konusunda çok ileri bir safhada. Lityumla ilgili bazı sevindirici ön bulgular var. Borun içinde bir miktar lityum var. Yılın son çeyreğinde, bor üretirken ortaya çıkan atıklardaki lityumun geri kazanılmasını sağlayacak bir pilot üretim tesisi kurabiliriz. Bor üretirken, içindeki lityumu da saflaştırıp sanayi ham madde ihtiyacını karşılamayı planlıyoruz” ifadelerinde bulundu.
“DOĞU AKDENİZ’DE TÜRKİYE’NİN OLMADIĞI BİR SÜREÇ İSTENİYOR”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy ise programda yaptığı konuşmada, “Kıbrıs Doğu Akdeniz’in en stratejik adasıdır. Doğu Akdeniz’de Türkiyesiz bir süreç isteniyor. Uluslararası güçler Kıbrıs sorunu ve Doğu Akdeniz’deki doğal gaz üzerinden her alanda çalışma yapıyor. Bunu fırsat bilen Avrupa’nın şımarık çocukları, başta ABD olmak üzere Fransa, İsrail, Mısır ve Yunanistan ile tek taraflı adımlar atmaya çalışıyor. Bizler, Kıbrıs Türkleri olarak Türkiyesiz bir Kıbrıs olamayacağını her fırsatta dile getiriyoruz. Doğu Akdeniz’de atılacak adımların Türkiyesiz başarı elde edemeyeceğini net olarak ifade etmek gerekir. Doğu Akdeniz’de bulunacak gazın Avrupa’ya satışının en akılcı yolu Türkiye’dir. Bu nedenle, atılacak adımlarda mutlaka ana vatanın oluru alınmak zorundadır. Kıbrıs Rum Yönetimi’nin tek taraflı attığı adımlara karşı duruşumuz sağlamdır.” açıklamasını yaptı.
24.02.2020 MDTO, Akdeniz Liman Kentleri Birliği’ne üye oldu
Mersin Deniz Ticaret Odası’nın (MDTO), merkezi Fransa’nın Le Havre kentinde bulunan Akdeniz Liman Kentleri Birliği’ne üye oldu.
MDTO, diyalog ve karşılıklı iş birliği ile kentler ve limanlar arasındaki ilişkileri geliştirmek üzere faaliyet gösteren Akdeniz Liman Kentleri Birliği’ne (Association Internationaledes Villes Portuaires -AIVP) Türkiye’den üye olan ilk kurum oldu. Üyeliği, 20 Şubat 2020 tarihi itibariyle onaylanan MDTO, AIVP’te yönetim kurulu üyesi İskender Botros ile yönetim danışmanı Ezgi Biçer Uçar tarafından temsil edilecek.
Liman kentleri arasında iş birliği ve dayanışmayı geliştirmek üzere 30 yılı aşkın süredir Fransa’da çalışmalarını sürdüren Akdeniz Liman Kentleri Birliği‘nin, 45 ülkeden 187 üyesi bulunuyor.
Liman kentlerini etkileyen iklim değişikliği, kruvaziyer piyasası dinamikleri, biyo çeşitliliği koruma gibi ekonomik, çevresel ve sosyal sorunlarla daha iyi mücadele edebilmek için yeni stratejilerin hayata geçirilmesi konusunda üyelerine destek olmak, uluslararası eksper networkü ile ihtiyaç duyulan alanlarda uzmanlık sunmak, teknik ve bilimsel altyapısı ile çalışma ziyaretleri ve kıyaslama etkinlikleri düzenlemek, UNCTAD, Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşlarla iş birliği sayesinde bu kuruluşlar nezdinde farkındalığı arttırmak gibi faaliyetleri bulunan AIVP, ‘Dünya Liman Kentleri Ağı’ olarak da biliniyor.
2018 yılında Kanada’nın Quebec kentinde düzenlenen Dünya Kentleri ve Limanlar Konferansı ile ‘Gündem 2030’u kabul eden AIVP networkü, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkı sunmayı taahhüt ediyor. Üyeleri arasında, deniz ve nehir taşımacılığı altyapısı ve faaliyeti bulunan çok sayıda yerel yönetimin yanı sıra liman idareleri, meslek örgütleri, üniversiteler ve araştırma enstitüleri de bulunan AIVP, Bilbao, Anvers, Cenova gibi kentlerin katılımıyla 1988 yılında kuruldu. Hükümet dışı uluslararası örgüt (NGO) statüsünde faaliyetlerini sürdüren birliğin yönetim kurulu başkanlığı, 2015 yılından beri Brüksel Liman İdaresi Müdür Yardımcı Philippe Mattis tarafından yürütülüyor.
MDTO’nun, Akdeniz Liman Kentleri Birliği’ne üyeliği, Fransa’nın en önemli ve işlem hacmi en yüksek limanlarından biri olan Le Havre Limanı ile birlikte, Fransa’daki belediyeler ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birlikleri geliştirme ve diyalog kanallarının güçlendirilmesi adına gerek Mersin gerekse ülke açısından önemli fırsatlar sunuyor.
24.02.2020 Kuveyt Koronavirüs Nedeniyle İran’dan Gelen Gemilerin Girişini Engelledi
Kuveyt Limanlar Kurumu, İran’da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının ölümlere neden olmasının ardından bu ülkeden gelen gemilerin ikinci bir emre kadar girişinin engellendiğini duyurdu.
Kuveyt resmi ajansının (KUNA) haberine göre, Kuveyt Limanlar Kurumundan yapılan yazılı açıklamada, kararın kurum tarafından Kovid-19 salgınının ülkeye girişini engellemek için alınan önlemlerin bir parçası olduğu belirtildi.
Kuveyt Hava Yolları dün İran’ın Meşhed kentinden 700’den fazla kişinin tahliye edilmesi için çalışmaların başladığını açıklamıştı.
İran Sağlık Bakanlığının son verilerine göre ülkede Kovid-19 vaka sayısı 43’e, ölü sayısı 8’e çıkmıştı
23.02.2020 Fransa Kıbrıs’a Uçak Gemisi Gönderdi
Doğu Akdeniz’de yaşanan doğalgaz geriliminde Rumların yanında yer alan Fransa, bölgeye ‘Charles De Gaulle’ isimli savaş gemisini gönderdi. Bölgede bir süre gezinen savaş gemisi Güney Kıbrıs’taki Limasol Limanı’na demirledi. ABD’nin de Güney Kıbrıs’a bir askerî üs inşa etmeye başladığı bildirildi.
Lefkoşa ve Ankara arasındaki tansiyonun Doğu Akdeniz’de doğalgaz arama faaliyetleri nedeniyle yüksek olduğu bir dönemde Kıbrıs devlet televizyonu RIK, Fransız Deniz Kuvvetlerine ait Charles de Gaulle isimli uçak gemisinin Kıbrıs ordusu ile yapılan bir tatbikat sonrası Limasol’a geldiğini duyurdu.
İçerisinde bin 800 deniz kuvvetleri personeli bulunan gemide, 20 Rafale Marina savaş uçağı, iki adet erken uyarı sistemiyle donatılmış Hawkeye E2-C radar uçağı, bir adet Caiman helikopteri ve iki adet Dauphin Pedro helikopteri bulunuyor.
Limasol Limanı’na demirleyen gemiyi Rum yönetimi lideri Nikos Anastasiadis, Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis ile Savunma Bakanı Savvas Angelidis ziyaret etti. Fransız Savunma Bakanı Florence Parly de geçen hafta Kıbrıs’ı ziyaret ederek doğalgaz arama gerginliğinde AB üyesi Kıbrıs’ın yanında olduklarını ifade etmişti.
FRANSIZ GEMİSİYLE MESAJ VERDİ
Fransa’nın savaş gemisi ile ‘gerginlik yaratmak isteyenlere açık bir mesaj verdiğini’ söyleyen Anastasiadis şöyle devam etti: “Türkiye saldırgan tavrını sürdürüyor. Askeri tehditlerde bulunuyor. Kıbrıs’ın Münhasır Ekonomik Bölgesi içinde yasadışı sondaj çalışmaları yapıyor. Mağusa’nın tellerle örülü bölgesi (Kapalı Maraş) için tehditlerde bulunuyor. Libya ile yasadışı bir memorandum imzaladı.”
Savaş gemisinde düzenlenen resepsiyona katılan Anastasiadis, Fransa donanmasından Charles de Gaulle uçak gemisinde olmanın verdiği memnuniyeti dile getirdi. Rum lider, “Fransa’nın Doğu Akdeniz’e ve özellikle (Güney) Kıbrıs’a uçak gemisi göndermesi Fransa-Kıbrıs ilişkilerindeki kalite artışını yansıtıyor” dedi.
ABD, KIBRIS’A ASKERİ ÜS İNŞA EDİYOR
Öte yandan, Amerika’nın, İngilizlerin Kıbrıs’taki Ağrotur Üssü’nde, askeri üs inşa ettiği bildirildi. Askeri üssün yaklaşık 10 bin metrekare büyüklüğünde olduğu ve Amerikalıların savaş faaliyetlerine ev sahipliği yapmasının planlandığı belirtildi. Rum medyası, ABD ile Türkiye arasındaki gergin ilişkilerin ABD’nin Türkiye’deki İncirlik Üssü’nün kapanmasına yol açması durumunda, üssün buraya taşınması için planlanmakta olduğunu ileri sürdü.
ABD’nin, Rum Baf havaalanında ise 350 tam teçhizatlı askerinin de bulunduğu bildirilmişti.
DOĞU AKDENİZ’DEKİ SONDAJ ÇALIŞMALARI
Kıbrıslı Rumlar, doğalgaz arama ruhsatı verdikleri bölgelerde Türk gemilerinin sondaj faaliyetlerinde bulunmasını, adanın egemenlik haklarını ihlal ettiğini ve bölgede gerginliği artırdığını savunuyor. AB de Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki doğalgaz arama çalışmalarına karşı çıkıyor.
23.02.2020 Küresel Denizüstü RES Kurulumları 2019’da Yüzde 24 Arttı
Küresel denizüstü (offshore) RES kapasitesi geçen yıl yüzde 24 oranında artarak 27.2GW’a yükseldi.
World Forum Offshore Wind (WFO) tarafından yayımlanan rapora göre, 2019 yılında denizüstü (offshore) rüzgar enerjisi santralleri kapasitesinde ilave 5.2GW kurulum ile yeni bir rekor kırıldı. Bir önceki yıla göre yüzde 24 oranında yaşanan artışla küresel denizüstü (offshore) rüzgar enerjisi santralleri kapasitesi geçen yıl sonu itibariyle 27.2GW’a yükseldi.
LİDERLİK İNGİLTERE’DE
Geçen yıl Çin, İngiltere, Danimarka, Almanya, Belçika ve Tayvan’da 16 yeni rüzgar santrali faaliyete geçti. Birleşik Krallık, 9.7GW kapasite ile dünyanın en büyük denizüstü rüzgar pazarı olarak liderliğini korudu. Onu, 7.5GW ile Almanya ve 4.9GW ile Çin takip ediyor. Çin’de 3.7GW kapasiteli proje şu anda kurulum aşamasında.
Raporda, Alman denizüstü rüzgar pazarında düzenleyici çerçeve değişikliklerinin neden olduğu bozulma nedeniyle; mevcut durumda yapım aşamasında olan projelerin toplam kapasitesinin 220 MW gibi oldukça düşük bir kapasite olduğu belirtildi.
22.02.2020 Türk Savunma Sanayisi Bünyesinde Geliştirilen Teknolojilerle Envanterde Bulunan Denizaltıların Kabiliyetleri Artırılıyor.
Preveze sınıfı denizaltıların “yarı ömür modernizasyonu” ve “Milli Üretim Entegre Sualtı Savaş Yönetim Sistemi – Preveze Sınıfı Uygulaması Müren – Preveze” projeleriyle, Türk Deniz Kuvvetlerinin envanterindeki denizaltılar güçlendiriliyor.
Bu kapsamda, TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) tarafından Müren-Preveze SYS geliştiriliyor. Türk savunma sanayisinde sorumluluk üstlenen şirketler de bu projeye katkı veriyor.
Proje kapsamında, Preveze sınıfı denizaltılarda yer alan savaş yönetim sisteminin gemi içi birimleri modernize ediliyor.
HAVELSAN ile Deniz Kuvvetleri Araştırma Merkezi Komutanlığının birlikte geliştirdiği ve en iyi savaş yönetim sistemleri arasında gösterilen Ağ Destekli Savaş Yönetim Sistemi “Advent”, Müren-Preveze ile ilk kez bir denizaltı platformunda görev yapacak.
Böylece geçen yıl MİLGEM projesinin 4’üncü gemisi TCG Kınalıada’ya entegre edilen ve Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi’ne entegrasyonu devam eden Ağ Destekli Veri Entegre Savaş Yönetim Sistemi Advent ile Müren-Preveze’nin imkan ve kabiliyetleri birleştirilecek.
Müren-Preveze projesi kapsamında, akustik olmayan sensörlerin (AKOS) entegrasyonunu gerçekleştiren HAVELSAN, Advent tabanlı Link 11, Link 22, Simple, Jreap çoklu taktik data link sistemleri ve Wais alt sistemlerinin en etkin seviyede sisteme entegrasyonunu sağlıyor.
HAVELSAN’da kurulan, Karaya Konuşlu Test Sistemi üzerinde performans testlerinin ve işlevsel testlerin ilk kabul aşaması, TÜBİTAK ve HAVELSAN personelinin katılımıyla başarıyla tamamlandı.
HAVELSAN ile TÜBİTAK’ın, Deniz Kuvvetleri Komutanlığının yüzlerce yıllık tecrübe ve bilgi birikimini içinde taşıyan Advent ve Müren-Preveze iş birliğiyle Ağ Destekli Milli Denizaltı (MİLDEN) Komuta Kontrol Sistemi’ne bir adım daha yaklaşılmış oldu.
Ağ desteği yeteneğine sahip Advent’in geliştirme süreçlerinde bugüne kadar 10 milyon satır kod yazıldı. 50’ye yakın farklı sistemle bütünleştirilen Advent Savaş Yönetim Sistemi’nin içine farklı görevleri olan 500’e yakın uygulama eklendi.
Deniz savaş sistemlerinin merkezindeki bileşen olan Advent, komuta heyetinin komuta ve kontrol gereksinimlerini karşılıyor. Bu kapsamda durumsal farkındalığın sağlanmasına, tehdit değerlendirmesi ve önceliklendirilmesine, angajman planlamalarının yapılmasına ve bunların icrasına yönelik faaliyetlerin gerçekleştirilmesine destek sağlıyor.
20.02.2020 Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu 2020 Girne’de düzenlenecek
2. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu 2020 Etkinliği, TASAM & Millî Savunma ve Güvenlik Enstitüsü ile Girne Amerikan Üniversitesi paydaşlığında, “Atlantik’ten Hint Okyanusu’na Geleceğin İnşası” ana temasıyla, KKTC’nin Girne kentinde düzenlenecek.
9 Nisan 2020 Perşembe günü saat 09.30’daki açılış oturumu ile başlayacak olan Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu, iki gün sürecek. Denizcileşme ve Deniz Güvenliği kavramları çerçevesinde, “Atlantik’ten Hint Okyanusu’na Geleceğin İnşası” ana teması ile gerçekleştirilecek Forum; Mavi Vatan’da bölgesel, öncü fikirler ve aydınlatıcı çözümler sağlama iddiasında bulunuyor.
Forum, bütünleştirici bir yaklaşım ve geniş bir tarih vizyonu ile; değişen “deniz ve denizcilik” parametrelerini sağlıklı yönetme konusunda Türkiye’de ve iş birliği yapılacak ülkelerde “deniz ve denizcilik gücü” alanında kamusal bilinç oluşturulması, ilgili çalışmaların küresel gelişmelerin gerektirdiği yeni boyutlara taşınması, Türkiye ve diğer ülkeler arasında denizcilik temalı etkileşim ağları oluşturulmasını amaçlıyor.
DENİZCİLEŞME VE DENİZ JEOPOLİTİĞİ ÜZERİNE KONUŞULACAK
Mavi Vatan’daki hak ve menfaatlerin anlatılması ve durumsal farkındalık oluşturulması Forum’un ana gayelerinden biri olacak. Deniz Jeopolitiğinin gereklerini temin edecek ve potansiyelini ekonomik refaha çevirecek düzeyde, denizcilik gücü yeteneklerinin inşası konusunda mevcut gücün ve yeteneğin yeterliliği tartışılacak ve düzenlenen ilk Forum’da olduğu gibi sonuç bildirisi yayımlanacak.
“MAVİ DİPLOMASİ” ELE ALINACAK
2. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu 2020; denizcilik alanlarını topyekûn kapsayacak şekilde deniz jeopolitiği yönelişlerinin sağlam temellere oturtulması, bölgesel gelişmelerin gerektirdiği yeni boyutlara taşınması, Türkiye ve komşuları arasında deniz temelli sosyal ve siyasi köprülerin inşa edilmesine “Mavi Diplomasi” kullanılarak akademik katkı sağlanması amacıyla gerçekleştirilecek.
İKİ GÜNDE YEDİ OTURUM
Çok sayıda yerli ve yabancı akademisyen, uzman, araştırmacı, devlet adamı, asker, diplomat, iş insanı, bürokrat, gazeteci ve siyasetçinin de iştirak edeceği; lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyindeki öğrencilerle bağımsız katılımcıların da yer alacağı Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu 2020, yedi oturumdan oluşacak ve iki gün sürecek.
Forum; denizcilik alanlarının tamamını kapsayacak şekilde (donanmalar, deniz ticaret filoları, limanlar, tersaneler [gemi inşa sanayii ve gemilerde geçerli mühendislik dallarının tamamı], balıkçılık faaliyetleri, deniz dibi madenciliği [metalürji, jeoloji, oşinografi, hidrografi ve sismoloji dâhil], deniz turizmi, deniz hukuku, deniz eğitim-öğretim kurumları ve faaliyetleri, deniz çevreciliği, destekleyici sektörler [arama-kurtarma, acentecilik, kılavuzluk hizmetleri, seyir-iletişim kolaylığı, gemi trafik hizmetleri, deniz meteorolojisi vb.], denizcilik tarihi, denizcilik edebiyatı, kültürel ve sportif temalı faaliyetler [su sporları, müzecilik vb.] ve ulusal/uluslararası, askerî/sivil denizcilik kuruluşları ile yapılacak ortaklıklar dâhil) gerçekleştirilecek.
İLK FORUM 2019’DA GERÇEKLEŞTİRİLMİŞ VE BİLDİRİLER YAYIMLANMIŞTI
Bir önceki Forum “Yeni Deniz Güvenliği Ekosistemi ve Doğu Akdeniz” ana teması altında Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) & Millî Savunma ve Güvenlik Enstitüsü (MSGE) ile Kıbrıs Amerikan Üniversitesi (KAÜ) ve Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) tarafından 11-12 Nisan 2019 tarihinde Girne Amerikan Üniversitesi’nde yapıcı ve samimi bir ortam içinde gerçekleştirilmişti. İlk Forum’da sunulan tebliğler arasından Bilim Kurulu’nca seçilmiş bildiriler Yeni Deniz Güvenliği Ekosistemi ve Doğu Akdeniz ismiyle e-kitap olarak 2019 yılında yayımlanmıştı. Kitabın editörlüğünü Deniz Güler, Ahmet Yıldız ve İzgi Savaş üstlenmişti.
20.02.2020 Yat İmalatında Gündem ‘İhtisaslaşma’
Yat imalatçıları, ihracatta artış hedefi ile ihtisaslaşma konusuna odaklandı.
Türkiye’nin yat sektöründe global anlamda önemli bir hacme sahip olduğuna işaret eden Mengi Yay Yatçılık Firma Sahibi Hüseyin Mengi, İtalya’nın yat inşa alanında adetsel olarak dünyada birinci sırada yer aldığını söyledi. Türkiye’nin de yat imalatında birinci olabilmesi için yat ihtisas alanlarının yapılması ve yaygınlaştırılması gerektiğine dikkat çeken Mengi, “İtalya’da belirli bölgeler yat ihtisas alanı olarak ilan edilmiş durumda. Bizim yat imalatı konusunda kendi içimizde ihtisaslaşmamız gerekiyor. Bu noktada yatların da kendilerine özel bir alanda yapılması lazım. Şu anda biz mega yat alanında daha iyi bir konumdayız. Bunu bir adım daha öteye götürebilmenin önünde tek engel bence ihtisaslaşma alanındaki eksiklikler. Bunun içinde devletimizden destek bekliyoruz” dedi.
Dünya Gazetesi’nden Barış Sedef’in haberine göre, yat ihtisas alanları konusunda Deniz Ticaret Odası (DTO) Başkanı Tamer Kıran’ın önderliğinde de bir çalışma yapıldığını kaydeden Mengi, “Tabi bu alanda çıktığımız yol uzun bir süreç olacak. Gemi ve yat inşalarının aynı alanda olmaması gerektiğini düşünüyorum. Şu anda Deniz Ticaret Odası nezdinde çalışmalarımız devam ediyor” dedi.
“NİCELİK VE NİTELİK İHTİSASLAŞMAYLA ARTAR”
Türkiye’nin mega yat üretimi konusunda dünyada hatırı sayılır bir nokta olduğunu kaydeden Deniz Yatçılık Genel Müdürü Mehmet Soydan, “Türkiye’nin yat inşa alanında nitelik ve nicelik olarak daha etkin olabilmesi için ihtisaslaşması gerekiyor. İhtisaslaşmaya bağlı olarak yat sektörünün önü daha fazla açılacak. Denize inen kişi sayısındaki artış, sektörün büyümesine ve ivmelenmesine katkı sağlayacaktır. Bunu hep birlikte desteklememiz gerekiyor” diye konuştu.
Diğer taraftan yat sektöründe talebi artırma konusunda da ciddi çalışmaların yapılması gerektiğine işaret eden Soydan, 6 ile 25 metre ebatlarındaki teknelere potansiyel taleplerin yüksek olduğunu, bu alanda pastadan daha fazla pay alabilmek için tanıtım ve yat alanında ihtisaslaşma faaliyetlerinin önemli olduğunu kaydetti.
Tez Marine Genel Müdürü Bilge Hergüner, Türkiye’nin yat piyasasında dünyada önemli bir konumda olduğuna değinerek, finansman alanında yapılacak hamlelerle Türkiye’deki üretimlerin artacağını ifade etti. Türkiye’de yat ihtisas alanındaki çalışmaların özellikle mega yat üreticilerine katkı sağlayacağını kaydeden Hergüner, “Bu ihtisaslaşma süreci hem yerli üreticilerin hem de tedarikçi firmaların müşteri portföylerini artırmalarına olumlu yönde yansıyacaktır. Bu konuda yat imalatının ihtisaslaşma sürecine ilişkin çalışmalar sektör açısından önemli bir yere sahip” dedi.
19.02.2020 Mersin’de Yasadışı Balık Avına Ceza Yağdı
Mersin İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri tarafından usulsüz balık avcılığı yapan balıkçılara ceza yağdırdı.
Mersin İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı Balıkçılık ve Su Ürünleri Şube Müdürlüğü ekiplerince denizde yapılan kontrol ve denetimde, 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa ve 4/1 Numaralı Ticari Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliğe göre, derinlik ihlali yaparak avcılık yaptıkları tespit edilen 2 adet gırgır teknesine cezai işlem uygulandı.
Tekne sahiplerine ve tayfalarına 18 farklı adet idari ceza uygulanırken, avcılık yapılan araçlara da el konuldu.