Denizyolu Taşımacılığında Yeni Trendler
CNR Mersin Lojistik ve Taşımacılık Fuarı kapsamında düzenlenen panellerde sektör temsilcileri ve akademisyenler tarafından Çukurova Bölgesel Havalimanı’nın Lojistik Sektörüne Etkileri, Kara ve Denizyolu Taşımacılığında Trendler, Kombine Taşımacılık Yönetmeliği ve Yeşil Lojistik konuları değerlendirildi.
Fuarın ikinci günü Toros Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Köksal Hazır moderatörlüğünde düzenlenen Denizyolu Taşımacılığında Trendler Paneli’ne Mersin Deniz Ticaret Odası Genel Sekreteri Kpt. Mesut Öztürk, UTİKAD Akdeniz Bölgesi Çalışma Grubu Başkanı Osman Bakaç, Merport Lojistik Genel Müdürü Murat Fazlı Bilik, AGL ForwardingUluslararası Satış Koordinatörü Tevfik Çayan konuşmacı olarak katıldı.
Denizyolu taşımacılığının özellikle konteynerleşme eğilimi ve gelişen teknolojiye paralel olarak yeni nesil konteyner gemilerinin inşası ve yeni nesil liman yatırımlarının başlaması ile büyümeye ve dönüşmeye başladığını dile getiren MDTO Genel Sekreteri Kpt. Mesut Öztürk, denizcilik sektörünün bugün küresel gelişmelerin etkisiyle yeniden yapılanma sürecine girdiğini kaydetti.
“Çevresel düzenlemelerin sektörü dönüştürücü etkisi var”
Konuşmasında iklim değişikliğine çözüm üretmek üzere IMO ve AB tarafından alınan çevresel önlemlere dikkat çeken Kpt. Öztürk, IMO’nun sülfür düzenlemesi ile AB tarafından Yeşil Mutabakat stratejisinin sektörü zorlayıcı ve dönüştürücü etkileri olduğunu belirtti.
IMO’nun sülfür düzenlemesi ile gemilerin akaryakıtlarının sülfür içeriğinin üst sınırının %3,5’ten %0,5’e düşürüldüğünü hatırlatan Öztürk, bu düzenleme doğrultusunda gemi işletmelerinin, düşük sülfürlü alternatif kullanmak ya da gemilerinde “scrubber” olarak adlandırılan egzoz gazı temizleme sistemlerini kullanmak durumunda kaldığını, kısa vadede ise yakıt sistemlerini LNG yakıtlarına dönüştürdüklerini söyledi.
AB tarafından benimsenen Yeşil Mutabakat stratejisi kapsamında hazırlanan eylem planının;sıfır karbon emisyonlu gemiler, sıfır karbon emisyonlu limanlar, emisyonlar için karbon fiyatlandırması, Akdeniz ve Karadeniz’de emisyon kontrol alanlarının oluşturulması gibi adımları kapsadığını belirten Öztürk, “Düzenlemeye göre gemilerin, karbon emisyonları azaltılamadığı takdirde emisyon karşılığı yüksek oranda vergi veya karbon emisyon bedeli ödemeleri gerekecek. Bu adımların tamamı, çok ciddi, zorlayıcı, maliyet arttırıcı ve yeniden yapılanmayı gerektiren önlemlerdir’ dedi.
Yasal zorlamaların denizyolu taşımacılığını dönüştüreceği konusunda hem fikir olan panelistler, sektörün geleceğini genel olarak dijitalleşme, hatlar arasındaki birleşmeler ve tüm tedarik zincirini tek elden yönetme eğilimi ekseninde tartıştı.
Denizcilik Sektörü Teknolojik Gelişmeler ve Dijitalleşme ile Şekilleniyor
Teknolojinin ve dijitalleşmemenin öneminin her geçen gün arttığına dikkat çekilen panelde sektörün; nesnelerin interneti, yapay zeka, otomasyon ve robotik makinalar ile şekilleneceğini belirtildi. Akıllı limanlardan biri olarak Singapur Limanı’nın örnek gösterildiği panelde, konteynerlerin robotik taşıyıcı bir şerit üzerinden ilerlediği söz konusu limanda otomasyonun en yüksek safhada olduğu ve nesnelerin interneti ile depo uygulamalarının robotik olarak gerçekleştirildiği böylelikle, insan hatasının en aza indirildiği vurgulandı.
Tedarik Zincirini Kontrol Etme Eğilimi İvme Kazanıyor
Panelde ayrıca kendi hattını kuran armatörler, kendi gemilerini satın alan ihracatçılar, forwarderların devre dışı bırakılmak istenmesi, kimi hatların forwarderlar’a ve son tüketicilere özel olmak üzere 2 ayrı veri tabanı üzerinden hizmet vermesi, kimi hatların da bünyelerinde hava kargo bölümü açması gibi konular örneklendirilerek, tüm tedarik zincirini kontrol etme eğiliminin artmaya başladığı ifade edildi.
Şirketlerin artık limancılığa yöneldiğine, normal şartlarda hatlar limanları satın alırken günümüzde limanların hatları satın almaya başladığına dikkat çekilen oturumda, reefer operasyonlarının geleceğin trendi olacağı, demiryolunda görülen çift sıra konteyner taşıma uygulamasının bugün ro- ro gemilerinde de görülmeye başlandığı bildirildi. Panelde ayrıca Mersin’de mevcudun 10 katı kadar kara limanına ihtiyaç duyulduğu belirtildi.